İçeriğe geç

Borç Yüzünden Hapis Cezası

Ekonomik zorluklar nedeniyle birçok kişi icra takipleriyle karşı karşıya kalmaktadır. Borcunu ödeyebilen bazı bireyler, ödeyemeyenlerin aklında “Kredi borcu ödenmezse ne olur?” gibi sorular belirmektedir. Bu konuda sıkça yanlış bilgi dolaşmaktadır; bunun en büyük nedenlerinden biri, borçlarını tahsil etmeye çalışan görevlilerin “Borçlarınızı hemen ödeyin, yoksa hapse girebilirsiniz” şeklindeki uyarılarıdır. Bu uyarılar, icra takibi henüz başlamamış ya da kesinleşmemiş borçlulara dahi yapılmaktadır.

Borç ödenmediği takdirde hapis cezası uygulanabilir, ancak bunun bazı ön koşulları bulunmaktadır. İcra takibi başlatılan bir kişinin yalnızca borcunu ödememesi nedeniyle hapse girmesi mümkün değildir. Burada söz konusu olan hapis cezası, tazyik hapsi olarak adlandırılmaktadır.

Borç yüzünden hapis cezası
Borç yüzünden hapis cezası

Borç Yüzünden Hapis Cezası

Borç yüzünden hapis cezası , belirli istisnai durumlar dışında uygulanabilir ve bu durumlar, İcra ve İflas Kanunu’nun 331-345. maddelerinde düzenlenmiştir. Anayasa’nın 37/7. maddesi gereğince, bir kişi yalnızca sözleşmeye aykırı hareket ettiği için hapse giremez. Ancak, borçlu hakkında icra takibi başlatıldığında ve ilgili koşullar sağlandığında, tazyik (disiplin) hapsi uygulanabilir. Dolayısıyla, İcra ve İflas Kanunu 331-345. Maddeler arasındaki şartlar sağlanıyorsa borçlunun şikâyeti sonucunda disiplin veya tazyik hapsiyle karşı karşıya kalınabilmektedir.

İcra İflas Kanunu’nda “Cezai Hükümler” başlığı altında, cezalandırılacak haller, ceza miktarları, şikâyet süreçleri ve yetkili mahkemeler gibi konular ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Eğer borcunu ödemeyen bir kişi, icra takibine tabi tutulmuşsa ve gerekli şartları ihlal ederse, disiplin hapsiyle karşılaşabilir.

Borçtan Dolayı Hapse Girilir Mi?

Borç yüzünden hapis cezası 2025’e ilişkin en çok karşılaşılan durum, Borçtan dolayı hapse girilmesi hususudur. Borçtan dolayı hapse girilmesi, Türk hukukunda mümkündür, ancak bu durum belirli koşullara bağlıdır. Hapis cezası, borçlunun, icra mahkemesi tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde uygulanabilir. Bu durum, Türk İcra ve İflas Kanunu’nda düzenlenmiştir.

İcra ve İflas Kanunu‘nun 339. maddesi, tazyik hapsi uygulamasını açıklamaktadır. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibi sonucunda belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmediği takdirde, mahkeme kararıyla hapis cezası alabilir. Ancak, bu cezanın uygulanabilmesi için icra takibinin kesinleşmiş olması ve borçlunun, ödeme emrine rağmen borcunu ödememesi gerekmektedir.

Beyandan sonra mal ve kazançta olan tezayüdü bildirmeyen borçlunun cezası:

İcra ve İflas Kanunu Madde 339 – (Değişik: 31/5/2005-5358/10 md.)

Sonradan kazandığı malları veya kazancında ve gelirinde vaki tezayütleri bu Kanun mucibince bildirmeye mecbur olan borçlu makbul bir mazereti olmaksızın yedi gün içinde icra dairesine taahhütlü mektupla veya şifahi surette bildirmezse ve bu mal veya kazancı asıl veya bedel itibariyle mevcut olduğu takdirde, on gün; mal veya kazancını asıl veya bedel itibariyle makbul bir sebep olmaksızın elden çıkarmışsa, bir aya kadar disiplin hapsi ile cezalandırılır.

Bu cezalara alacaklının şikâyeti üzerine karar verilir. Kişi, icra takibine konu olan borcu tamamen ödediği takdirde, bu ceza düşer.

İlgili kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere, borçlunun hapse girmesi için yalnızca borçlu olmasının yeterli olmadığı, aynı zamanda mahkeme tarafından kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirmemesi gerektiği de unutulmamalıdır. Dolayısıyla, borç ödenmediği için doğrudan hapis cezası uygulanamaz; bu ceza, tazyik hapsi şeklinde mahkeme kararıyla verilir.

Tazyik Hapsi Nedir?

Borç yüzünden hapis cezası e ilişkin en çok karşılaşılan durumlardan bir diğeri ise Tazyik hapsi nedir? hususudur. Tazyik hapsi, borçlunun mahkeme tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda uygulanan bir hapis cezası türüdür. Tazyik hapsi, İcra ve İflas Kanunu’nun 339. maddesinde düzenlenmiştir. Tazyik hapsi, borçluya, icra takibi sonucunda kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirmesi için bir baskı aracı olarak kullanılır.

Tazyik hapsi, borçlunun borcunu ödemesini sağlamak ve icra takibinin etkinliğini artırmaktır. Ancak, yalnızca borçlu olmanın tazyik hapsine neden olmadığı, mahkeme tarafından belirlenen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi gerektiği unutulmamalıdır. Bu nedenle, tazyik hapsi, borçlunun belirli bir eylemi gerçekleştirmemesi durumunda uygulanır.

Tazyik Hapsi Sicile İşler Mi?

Borç yüzünden hapis cezası e ilişkin en çok karşılaşılan durumlardan bir diğeri ise Tazyik hapsi sicile işler mi? hususudur. Tazyik hapsi, borçlunun mahkemece verilen yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde uygulanan geçici bir hapis cezasıdır. Ancak, bu ceza adli sicil kaydına işlenmez.

Yani, tazyik hapsi sicil kaydında görünmez ve E-Devlet veya adliye üzerinden alınan adli sicil raporlarında yer almaz. Bu durum, kişinin gelecekteki hukuki işlemlerinde veya iş başvurularında olumsuz etkiler yaratmaz. Tazyik hapsi yalnızca icra hukuku kapsamında değerlendirilir ve ceza niteliği sınırlıdır.

İcra Borcunu Ödemeyenlere Hapis Cezası Var Mı?

Borç yüzünden hapis cezası olup olmadığı en çok merak edilen konulardan biridir. İcra ve İflas Kanunu’nun 331. maddesinde, borçla ilgili ceza gerektiren durumlar açıkça belirtilmiştir. Ancak, sadece borcun ödenmemesi hapis cezası getirmez; burada failin kötü niyetle hareket etmesi ve bazı suç unsurlarının bulunması gerekir.

Ceza Gerektiren Durumlar Şunlardır:

  • Borçlunun alacaklıyı zarara uğratmak amacıyla mal kaçırması,
  • Gerçeğe aykırı mal beyanında bulunması,
  • Mal beyanından sonra mal ve kazançta meydana gelen değişiklikleri icra dairesine bildirmemesi,
  • Ödeme taahhüdünü ihlal etmesi,
  • Çocuk teslimi emrine uymaması,
  • İcra dairesince teslim edilen taşınmaza izinsiz girmesi,
  • Nafaka borcunu ödememesi.

Bu eylemler şikayet üzerine ceza gerektirir ve borçlu hakkında hapis cezası uygulanabilir.

Yalnızca borcun ödenmemesi, hapis cezası için yeterli değildir. Anayasa’nın 38. maddesi gereği, “Hiç kimse, sadece sözleşmeden doğan borcunu ödemediği için özgürlüğünden mahrum bırakılamaz.” Yani borçlar sebebiyle doğrudan hapis cezası uygulanamaz.

Borçlarınızı ve icra sürecinizi doğru yönetmek için mal beyanında bulunmak ve değişiklikleri zamanında bildirmek çok önemlidir. Bu sayede hukuki sorunların önüne geçilebilir.

Mal Beyanında Bulunmama Suçu

Mal beyanında bulunmama suçu, öncelikle bir icra takibinin başlatılmasıyla işlenir. İcra takibinin ardından borçluya gönderilen ödeme emrinde, borçlunun ya belirtilen süre içinde borcunu ödemesi ya da mal beyanında bulunması gerektiği vurgulanır. Eğer borçlu bu yükümlülüğü yerine getirmezse, alacaklının talebi üzerine icra mahkemesi hakimi, borçlunun mal beyanında bulununcaya kadar bir defaya mahsus olmak üzere hapis cezasına hükmedebilir; ancak bu süre 3 ayı geçemez. Borçlu mal beyanında bulunduğunda, hapis cezası otomatik olarak düşer.

İcra ve İflas Kanunu’nun 74. maddesine göre, “Mal beyanı, borçlunun kendi mal varlığı ile üçüncü şahıslarda bulunan mal, alacak ve haklar hakkında, borcuna yetecek miktarın nevi, mahiyet ve vasıflarını; ayrıca her türlü kazanç, gelir ve geçim kaynaklarını icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmesidir.” Bu beyan, borçlunun mali durumunu ve borcunu nasıl ödeyebileceğini ortaya koyması açısından önem taşır.

Taahhüdü İhlal Suçu

Borç yüzünden hapis cezası ilişkin en çok karşılaşılan durumlardan bir diğeri ise Taahhüdü ihlal suçu hususudur. Borcu belirli taksitlerle ödemek amacıyla icra takibi çerçevesinde taahhütname imzalamak mümkündür. Bu durumda, borçlu taahhüdünü ihlal ederse, icra mahkemesi tarafından hapis cezasıyla karşılaşabilir. Taahhüdü ihlal suçu iki şekilde ortaya çıkabilir:

  • Borcunu ödemeyen bir borçlu, alacaklıdan kendi isteğiyle bir ödeme planı yapmasını talep edebilir. Eğer alacaklı bu planı kabul ederse, icra dairesinde taahhütname imzalanır.
  • Borcunu ödemeyen ve haczedilmiş yeterli mal varlığı olan bir borçlu, alacaklının satış talebinde bulunmadan önce ilk taksiti peşin ödemek kaydıyla borcun 4 taksitte ödeneceğini icra müdürlüğüne taahhüt edebilir.

Yukarıda açıklanan birinci durumda alacaklının rızası gerekli iken ikinci durumda alacaklının rızasına gerek yoktur.  

Hapse Girince Borç Silinir Mi?

Tazyik hapsi, yükümlülüğünü kötü niyetle yerine getirmeyen bireyleri zorlamak amacıyla uygulanan bir yaptırımdır. Bu durumda, hapse giren kişinin borcu silinmez; aksine, borcun üzerine faiz işlemeye devam eder. Dolayısıyla, tazyik hapsi sadece borçluya baskı yapmak için bir araçtır ve borcun asıl yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.

Borcumu Ödersem Hapis Cezası Biter Mi?

Borcunuzu ödediğiniz takdirde, tazyik hapsi cezanız sona erer. Yani, icra takibi kapsamında ceza aldıysanız ve borcunuzu tamamen öderseniz, bu durumda hapsinizin bitmesi için herhangi bir ek işlem yapmanıza gerek kalmaz.

Ancak, şunu unutmamanız önemli: Tazyik hapsi, yalnızca yükümlülüğünüzü yerine getirmediğiniz için değil, aynı zamanda kötü niyetle hareket ettiğiniz durumlarda da uygulanır. Bu nedenle, borcunuzu ödemeniz hapsi sonlandırırken, bu süreçteki tüm yasal yükümlülüklerinizi yerine getirmeniz gerektiğini unutmayın. Özetle, borcunuzu ödemek hapsi bitirir, ama dikkatli olmanız gereken başka hususlar da mevcuttur.

Maaşın Ne Kadarına Haciz Konulabilir?

Borçlu hakkında icra takibi kesinleştikten sonra, borçlu sigortalı olarak çalışıyorsa maaşına haciz konulabilir. Burada önemli olan, borçlunun kamu veya özel sektörde çalışıp çalışmadığı değil, haczin uygulanabilirliğidir. Maaşın tamamına haciz konulamaz. Türk hukuku gereğince, maaşın yalnızca dörtte biri haczedilebilir. Ancak nafaka alacakları için özel bir durum söz konusu olabilir. Eğer nafaka miktarı maaşın dörtte birini aşıyorsa, nafaka alacağı oranında maaş haczi yapılır. Ayrıca, borçlu borcunu daha hızlı kapatmak isterse, rızası ile haciz oranı artırılabilir. Yani, borçlu kendi isteğiyle daha fazla bir kesinti yapılmasını kabul edebilir.

Borçlu Borcunu Ödemezse Ne Olur?

Borcun zamanında ödenmemesi durumunda alacaklı, icra dairesine başvurarak alacağının tahsilini talep edebilir. Bu süreç, alacaklının icra takibi başlatmasıyla başlar ve icra borçluya bir ödeme emri gönderir. Bu aşamadan itibaren borçlu, yalnızca asıl alacağı ödeyerek borcundan kurtulamaz. Çünkü ödemesi gereken miktara, gecikme faizi ve diğer yasal masraflar gibi ek yükümlülükler de eklenir.

Borca ilişkin yasal düzenlemeler, zamanla değişiklik gösterir ve ek yükümlülükler doğurabilir. Örneğin, icra takibi sırasında borçlu, belirli yükümlülüklerini yerine getirmezse, bu durum alacaklı için ilave haklar doğurabilir. Bu nedenle, borçlu için en doğru yaklaşım, ödeme süresine riayet etmek ve borçlarını zamanında kapatmaktır. Aksi takdirde, borcun miktarı artabilir ve borçlu, yasal yaptırımlarla karşılaşabilir.